Ne olduğuna hala karar verilememiş olan 15 Temmuz hadisesi ile ilgili sayısız soru, cevap bekliyor. Ne yazık ki Türkiye’de adaletten eğitime, medyadan bürokrasiye, emniyetten askeriyeye kadar hemen hemen her alanda güvenilir ve işinin ehli insan kalmadı.
Yapılan tasfiyeler, tutuklamalar ve şirketlere kayyım atamalardan en çok etkilenen hatta faturanın kesildiği tek kesim olan Hizmet Hareketi mensupları oldu. Ülkelerinde hayat hakkı tanınmayan insanlar farklı yollardan Türkiye’yi terk ederek dünyaya dağıldılar.
O günden beri yaşanan mağduriyetlerin hesabını yapmak mümkün değil. Ülkenin en başarılı insanları işinden oldu, şirketlere el konuldu, aileler dağıldı, çocuklar annesiz veya babasız kaldı, Ege’de, Meriç’te veya gurbet elde ahiret yolculuğuna çıkıldı.
Bu kitapta, 15 Temmuz sonrası yaşananlar dile getirilirken aynı zamanda Hizmet Hareketinin içe dönük eleştirilerine değinildi. Daha güzel hizmetlerin yapılabilmesi adına temel prensiplere sık sık vurgu yapılan eser yazarın ifadesi ile “kendi muhasebe ve murakabesi” niteliğindedir.
